Başlarken

Din konularının tartışılmasına karşıyım. Çekinceler, bilgiler ve karşı olunan konular yazılmalı ve gerisi yoruma ve akılcı düşünmeye bırakılmalıdır.Düşünen insan bunu anlayacak ve dinin nasıl bir olgu olduğunu düşünmeye başlayacaktır. Tartışmaların, insanları daha kemikleştirdiğine ve takım tutma psikolojisine ittiğine inanıyorum. Öyle bir noktaya geliniyor ki, yıllarca savunduğu/eleştirdiği dinin yanlışlığını/doğruluğunu anlasa bile, çevresinde yarattığı kimlik nedeniyle bunu kabul edemiyecektir.Suçlayıcı yazılar yazılmamalı, inanan insanlarıni nasıl inanmaya başladığı göz önüne alınmaldır. İnanmayanlar da, "inanmışların dünyasında" yaşama başladılar. Gerek çevre, gerek araştırma, gerek sorgulama düzeyleri ile bunu değiştirdiler. Yazılan yazılar inanları/inanmayanları "sorgulamaya" yöneltmeli, gerisine karışılmamalı. Sorgulama yetisinden sonra bile inanmaya/inanmamaya devam ediliyorsa, saygı duyulmalıdır. Zorla ikna etme gibi görev edinilmemeli. Özellikle "hafife alma" ve alaycılıktan" kaçınılmalıdır.Buradaki denemelerim "Din Olgusunu" tarihsel ve pratik olarak ele almak ve etkileşimlerini ortaya koymaktır. Amacım Kutsal kitapları tarihsel süreçle incelemek, ve nasıl oluşturulduğu konusunu araştırmaktır

20 Mart 2010 Cumartesi

Tevrat'taki Peygamber Hezekiel Kuran'da var mı?

Hezekiel'in Ölüleri Diriltmesi:Hezekiel'in ölüleri diriltmesi Tevrat'ta Hezekiel 37 'de şöyle anlatılıyor:37: 1 RAB'bin eli üzerimdeydi, Ruhu'yla beni dışarı çıkardı,kemiklerle dolu bir ovanın ortasına koydu.37: 2 Beni onların arasında her yöne dolaştırdı. Ovada her yereyayılmış, tamamen kurumuş pek çok kemik vardı.37: 3 RAB, "İnsanoğlu, bu kemikler canlanabilir mi?" diye sordu.Ben, "Sen bilirsin, ey Egemen RAB" diye yanıtladım.37: 4 Bunun üzerine, "Bu kemikler üzerine peygamberlik et" dedi,"Onlara de ki, 'Kuru kemikler, RAB'bin sözünü dinleyin!37: 5 Egemen RAB bu kemiklere şöyle diyor: İçinize ruh koyacağım,canlanacaksınız.37: 6 Size kaslar verecek, üzerinizde et oluşturacağım, sizideriyle kaplayacağım. İçinize ruh koyacağım, canlanacaksınız. Ozaman benim RAB olduğumu anlayacaksınız."37: 7 Böylece bana verilen buyruk uyarınca peygamberlik ettim. Benpeygamberlik ederken bir gürültü oldu, bir takırtı duyuldu.Kemikler birbirleriyle birleşiyordu.37: 8 Baktım, işte üzerlerinde kaslar, etler oluşuyor, üstlerinideri kaplıyordu. Ama onlarda ruh yoktu.37: 9 Sonra bana şöyle dedi: "Rüzgara peygamberlik et,insanoğlu, peygamberlik et ve de ki, 'Egemen RAB şöyle diyor: Eyrüzgar, gel dört yandan es. Bu öldürülmüşlerin üzerine üfle ki canlansınlar!"37: 10 Böylece bana verilen buyruk uyarınca peygamberlik ettim.Onların içine soluk girince canlanıp ayağa kalktılar. Çok,çok büyük bir kalabalık oluşturuyorlardı.37: 11 Sonra bana, "İnsanoğlu, bu kemikler bütün İsrail halkını simgeliyor" dedi, "Onlar, 'Kemiklerimiz kurudu, umudumuz yok oldu, bittik diyorlar.37: 12 Bu yüzden peygamberlik et ve onlara de ki, 'Egemen RAB şöyle diyor: Ey halkım, mezarlarınızı açıp sizi oradan çıkaracak, İsrail ülkesine geri getireceğim.37: 13 Mezarlarınızı açıp sizi çıkardığım zaman benim RAB olduğumuanlayacaksınız, ey halkım.37: 14 Ruhumu içinize koyacağım, canlanacaksınız. Sizi kendiülkenize yerleştireceğim. O zaman, bunu söyleyenin ve yapanın benRAB olduğumu anlayacaksınız." Böyle diyor


RABBakara(*) Sûresinin 243 . AyetindeBinlerce kişi oldukları halde, ölüm korkusuyla yurtlarını terk edenleri görmedin mi? Allah onlara “ölün” dedi, sonra da onları diriltti. Şüphesiz Allah insanlara karşı lütuf ve ikram sahibidir. Ama insanların çoğu şükretmezler.
Ayet'le ilgili olaylarin ne vesileyle, ve hangi halklar için söz konusu oldugunu, bildirmemis, içerigini açiklamamistir. Onun açiklamayip bos biraktigi seyleri, Kur'an yorumculari doldurmuslardir.

Örnegin Diyanet Vakfi'nin ayet'le ilgili açiklamasina göre, güya Daverdan diye bilinen bir yerde bulasici bir hastalik çikmis ve kasaba halki bu yüzden oradan kaçmis ve fakat Tanri onlari öldürmüs, sonra da ibret için diriltmistir (Bkz. Türkiye Diyanet Vakfi Yayinlari'ndan Kur'an çevirisi).
Celaledin es Süyuti, Abulfida, al-Talabi, Abu Ishak vs... gibi yazarlarin anlattiklarina göre ise, güya Israilogullarindan bir grup, sari bir hastalik nedeniyle (ya da din adina savasmaktan kaçmak için) bulunduklari yeri terketmisler, Tanri da onlarin tümünü, bu yüzden, öldürmüstür. Bütün bir vadi ölü kemikleriyle dolduktan bir süre sonra oradan geçmekte olan Hezekiel, bu kemikleri görünce üzüntüye düsmüs ve aglamaga baslamistir. Tanri onun bu haline acimis ve kendisine, bu kemiklere seslenmesini ve seslendigi an onlari diriltecegini bildirmistir. Hezekiel de öyle yapmis, yaptigi an kemikler canlanip insan sekline girmislerdir.Kuranda adı iki defa geçen Zülkifl peygamber'in Hezekiel olduğu görüşüde vardır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.